15 Nisan 2011

Şanssızlık

Adamın işi varmış, Ankara'ya gidiyormuş, tam uçağa binerken 
kulağında bir ses : -Binme, bu uçak düşecek! Dönmüş, 
bakmış, kimse yok, ama içine de bir kurt düşmüş, binmemiş. 
İkinci uçağı beklerken kara haber ulaşmış : 
-Uçak düştü kurtulan olmadı! Koşmuş Haydarpaşa'ya, bilet almış, 
tam trene binecek, aynı ses kulağında : -Binme bu trene, raydan 
çıkacak! Dönmüş, bakmış yine kimse yok, trene binmemiş, 
gelmiş eve, sabah gazeteyi açınca tüyleri ürpermiş : 
-Tren Eskişehir'de raydan çıktı şu kadar ölü, şu kadar yaralı... 
Allahına şükretmiş, koşup otobüse bilet almış, tam binerken 
yine o ses : -Bu otobüse binme, freni patlayacak! Dönmüş yine 
kimse yok! Dayanamamış, bağırmış : -Sen kimsin yahu? 
-Ben senin iyilik meleğinim! Adam iyice kızmış : 
-Ulan evlenirken neredeydin!

Hangi Balık

Adam, avlanmanın son derece yasak olduğu, yakalanınca çok yüklü para
cezalarının kesin uygulandığı milli parkta, göl kenarında, kucağında
kocaman
bir balık ile parkın polis müdürüne yakalanmış..
"Avlanma izniniz var mı?.." diye sormuş, polis müdürü..

"Yok.." demiş adam, "Gerek de yok çünkü bu balığı ben evimde besliyorum.
Her
gün buraya gelip gölde bir müddet yüzdürüyorum, ıslık çalıyorum dönüp
geliyor, alıp eve götürüyorum.."

"Tamamen palavra..!" demiş polis müdürü, "Balıklar bu dediğinizi
yapamaz.."

"İnanın bu gerçek efendim.. İsterseniz göstereyim.."

"Tamam.. Görelim bakalım.."
Adam balığı gölün derin sularına bırakmış, aradan birkaç dakika geçmiş,
polis müdürü adama dönüp "Evet?" demiş

"Evet ne?"

"Ne zaman geri çağıracaksın?"

"Neyi?"

"Balığı.."

"Hangi balığı?.."

14 Nisan 2011

Temel ve Orkid

Üç mahkum cezaevi yolundadır. Her birine, hapiste geçirecekleri günler için
bir eşya getirmelerine izin verilmiştir. Otobüste, biri diğerine döner ve
sorar:
- Eeee sen ne getirdin ?
Diğer mahkum bir boya kutusu çıkarır ve
- Bununla her şeyi boyayabileceğim
der.
İkinci mahkum bir deste iskambil kaağıdı çıkarır.
- Bunlarla poker oynayabilir, fal bakabilir veya herhangi bir kağıt oyunu oynayabilirim.
üçüncü mahkuma merakla sorarlar:
- Sen ne getirdin ?
Adi Temel olan üçüncü mahkum bir kutu çıkarır ve gülerek:
- Bu orkidleri getirdim
der. Diğer iki mahkumun kafası karışmıştır.
Merakla sorarlar:
- Bunlarla ne yapabilirsin ki?
Temel sırıtır ve elindeki kutuyu göstererek,
- Kutuda yazdığına göre, bunlarla ata binebilir, yüzmeye gidebilir, hatta paten kayabilirmişim....

Gencin Dramı

Bir genç bir gün yanında bi kızla eve gelir;
- ''Anneeee Babaaaaa işte evleneceğim kadını sizle tanıştırmaya geldim''.
Neyse aile işte konuşur, kahveler içilir. Gencin babası oğlunu bir kenara çeker ve oğluna gizli gizli bir şeyler söyler;
- ''Oğlum annen beni yatakta hiçbir zaman mutlu edemedi ben de mutluluğu başka kadınlarda aradım. İşte bu kızı tanıyorum o senin kardeşin''.
Çocuk bunu duyunca şoka girer ve yıkılır.
Neyse aradan biraz süre geçer ve tekrar bir kızla eve gelir ve yine aynı tanışma faslı...
Ve baba yine oğlunu kenara çeker o kızın da kardeşi olduğunu söyler.
çocuk artık hem bıkmış ve hayata küsmüş bir şekilde annesine gider ve bütün olayları anlatır.
Annesi'de şöyle cevap verir;
- ''Oğlum sen onun dediklerine kafanı takma, o senin gerçek baban değil''.

Beşiktaş

Beşiktaş ekibi maç saatine yakın stada girerler.. stada takımdan ayrı gelen Sergen, takımın motivasonunun çok düşük olduğunu görür, suratlar asıktır,
- Ne oldu neden yüzünüz gülmüyor
diye sorar.
Takım arkadaşlarından biri,
- Ne olsun böyle bir takımla oynamak zorunda kaldığımız için
canımız sıkkın,
der..
Bunun üzerine Sergen:
- Pekala çocuklar, hadi siz gidin kadıköy'ü gezin, ben tek başıma
sahaya çıkar oynarım,
der..
Ve takım çocuklar gibi sevinerek stattan çıkıp Kadıköyü gezmeye giderler.. Maç başladıktan 10 dk sonra Beşiktaş takımı stada döner, skor; Beşiktaş 1 - Fenerbahçe 0.. e tabi bu durumda daha da bir keyiflenirler ve tekrar dışarı çıkar gezmeye başlarlar..
Maç bittikten sonra stada döndüklerinde, maçın 1-1 bittiğini görürler, FB
adına Ortega, 85. dakikada bir gol atmıştır.. Takım arkadaşları hemen
Sergen'e koşarlar ve onu coşkuyla tebrik ederler..
Ama Sergen üzgündür.
- Özür dilerim arkadaşlar, sizi mahçup ettim,
der.
- Olur mu öyle şey,
der Beşiktaş takımı,
- Sen koskoca bir takımla tek başına oynayıp yenilmedin, daha ne olsun..
- Ama,
der Sergen, 12. dakikada kırmızı kart görmüş olmam gerçekten benim
için utanç vericiydi.

İnekler Değişik

köylü çift evlerinin balkonunda oturuyor yorgunluk gideriyorken komşunun sahibi olduğu boğa da yan bahçede otluyor.başka bir köylü boğaya ihtiyacı olan ineğini getirip *iktirirken balkonda oturan adamında canı istiyor ve karısına hanım canım istedi hadi yatağa der ve işni görüp tekrar balkona çıkar.ama bu ara boğaya bir inek daha gelmiştir.bunu gören köylü biraz sonra tekrar karısını yatağa atar ve tekrar balkona çıkar.adam işini görmüş ve arzusu geçmiştir ama boğaya gelen inekler devam etmekte boğanında itirazı bulunmamaktadır.kadında doymamış olsa gerek bu sefer kocasını o yatağa davet eder aldığı cevap yeter canım daha istemiyor olunca kadın:
-ayıp ayıp bak boğaya kaçıncıyı *ikiyor o doymadı sen ne çabuk doydun deyince adam:
-lan açtırma ağızımı boğa ile aynı şartlarda mıyız? o'nun altındaki inek her seferinde değişiyor cevabını verir ve karısını susturur.

Ararsa Konuşurum

Kadının birine sorarlar;
- ''Sevişirken kocanızla konuşur musunuz?''.
Kadın sırıtarak cevap verir;
- ''Ararsa neden konuşmayayım?''...

Dede

Adamın biri bara girmiş , masaya çıkarak bağırmış ; " Ey ahali ben adamın cinsel organını dah deyince kaldırır , duh deyince indiririm ". Herkes gülmüş ama adam iddialı , 18 yaşında bir çocuk bulmuşlar , adam dah demiş çocuğun aleti dimdik , duh demiş hemen inivermiş . Bu gençtir her zaman organı kalkabilir diyerek 80 yaşında bir dedeyi ileri itmişler hadi sıkıyorsa bunu kaldır demişler . Adam dah demiş , dedenin alet dimdik , dede hışımla silahını çekerek bağırmış ; " Duh diyeni yakarııııım laaaaaaaaan